..::|_ Türkiye Cumhuriyeti _|::..

kurtsorununedir

Kürt Sorunu Nedir?

Kürt sorunu 10-15 yıl öncesine kadar varlıkları inkar edilen Kürtlerin temel hak ve özgürlüklerini talep etmeleri ile ortaya çıkan soruna denir. Yıllarca, "eğer Kürtler var dersek yarın bir gün bizden ayrılmak isterler en iyisi yokturlar diyelim" diyen devlet anlayışı, varlıklarını inkar ettiği için oluşmuştur. Kürtlerin haklarını yeterince kullanamadığını düşünenen birileri de çıkıp bu hakları almak iddiasıyla terör estirmişler ve binlerce insanımız hayatını kaybetmiştir. Bu terör halen sürüyor ve bunların eylemlerinin Kürtlerin hakları ile yakından uzaktan ilgisi yok. PKK bir terör örgütü ve bu sorunun çözümünde bir taraf değil. Aksine PKK, başka bir sorun, askeri bir sorun. Kürt sorunu ise askeri bir sorun değil, siyasi bir sorun. Ancak Kürt sorununun PKK sorununuda desteklediği bir gerçek.

Kürt Sorunu denen şey temelde ülkemizde demokrasinin yerleşmemesi, demokrasi kültürünün oluşmamasından kaynaklanmaktadır. Kaldıki, temel hak ve özgürlükler sorunu sadece Kürtlerin yoksun olduğu sadece bir kısım insanımızı ilgilendiren bir sorun da değil. Ülkemizde halen Türklerde pek çok özgürlüklerden faydalanamıyorlar. Nedir bu haklar, herkes özgürce yaşıyor diyenlere bir örnek vereyim. Ben lisedeyken yani 20 sene önce iki Kürt anadilinde yani Kürtçe konuşamazdı. Otobüste, tramvayda kısık sesle konuşurlardı yada hiç konuşamazlardı. Bizzat gözlerimle gördüğüm bir vaka bu. Ben bile Kürtçe konuşan birilerini gördüğümde yadırgardım, ayrılıkçı gözüyle bakardım. Benim ve benim gibi sokaktaki Kürt olmayanların bu tepkisi sanki bize aşılanmış bir davranış şekliydi.

Kürtçe şarkı söylenemezdi, ama özgürlükler ülkesi Türkiyemizde her çeşit ecnebi dilinde nameler bangır bangır çalınabilirdi. Kürtçe sanki bir düşman ülkenin diliymiş gibi yasaktı. İngilizce, Fransızca, Arapça... her dil serbesti ama 15-20 milyonun dili, kendi vatandaşımızın dili yasaktı. Bu yasağın temelinde bölünme korkusu vardı. Halende bu korku devam ediyor. Ancak şu işe bakınki birilerinin habire bir şeylerden korkarak politika ürettiği bir ülkedeyiz. Mesela irtica denen bir korku var ki onun sayesinde milyonlarca insan sanki bir örgütün mensubuymuş gibi tepki görüyor ve bazı haklarından yararlanamıyor. Korkutularak yönetilen bir ülke olduğumuz için, birileri kendi diktalarını devam ettirebilmek için habire bir şeyler tezgahlıyor. Yakın tarihimiz bu oyunlarla dolu.

İşte bu korkulardan dolayı Kürtler yıllarca dillerini konuşamadılar, kendi dillerinde eğitim alamadılar, dışlandılar vs. Şimdi çıkıp bunlara itiraz edeceklerin aralarından Başbakan çıktı Cumhurbaşkanı çıktı her türlü hakları vardı diyeceklere sözüm yok. Çünkü bu bakış tarzı sorunları görmemek için başını kuma gömmek gibi. Ben Türk olarak kendi adıma şöyle empati kurmuşumdur: 70 milyonluk ülkemizde 50 milyon Kürt olsaydı ve biz Türklerde geri kalanlar olsaydık ve bu çoğunlukdaki Kürtler Türkçeyi yasaklasalardı ne yapardık?

Basit bir örnek daha vereyim: Yine ben bir Türk olarak "Ne mutlu Türküm diyene" sözü ile gururlanıyorum ve bu söz olmadanda Türklüğümle gurur duyuyorum. Ama Allahınızı severseniz bu sözü Kürtlerin gözlerinin içine sokmanın Güneydoğunun her tarafına yazmanın Türklüğümüze ve Türkiyemize ne faydası var? Kendinizi onların yerine koyun; her bakdığınız yere Ne mutlu Kürdüm diye yazsalar ne hissedersiniz.


/zamir
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol